Afazi Nedir? Afazi Tipleri Nelerdir?
Afazi Nedir?
İnsan beyni, konuşma ve konuşulanları anlama işlevini beynin sol kısmında bulunan merkez yardımıyla yerine getirir. Ağır baş bölgesi yaralanmaları, beyin damar hastalıkları sebebiyle yaşanan felç / inme ve beyin kanamaları, beyinde oluşan tümörler ve beyini etkileyen enfeksiyon hastalıkları sonucunda oluşur.zellikle beynin sol kısmında meydana gelen kayıp ve deformasyonlar nedeniyle ortaya çıkan psikiyatrik ya da kas fonksiyonu problemlerinden ileri gelmeyen edinilmiş dil bozukluğuna “Afazi” denir. Afazi sadece dil bozukluğu ile sınırlı kalmayıp; ifade etme, okuma, yazma, konuşma, konuşulanı anlama, tekrarlama ve adlandırma gibi yeteneklerin tamamı ya da bir kısmının kaybı olarak da kendini gösterebilir.
Afazinin şiddetine bağlı olarak, Afaziye dizartri ya da apraksi gibi motor konuşma bozuklukları ile hafıza ve dikkat eksikliği de eşlik edebilir. Bu nedenle birey günlük yaşamda yapabildiği bir kısım basit fonksiyonları yerine getiremeyebilir, problem çözme, karar verme ve planlama süreçlerini yönetemeyebilir.
Afazi Tipleri Nelerdir?
Afazi türleri; sol beyinde meydana gelen deformasyon ve kaybın büyüklüğü ve şiddetine göre değişmektedir.
Akıcı (Wernicke) Afazi: Sağ kısımdaki hasarların da sebep olduğu vakalar görülmekle birlikte genellikle beynin sol temporal lobunun zarar görmesiyle oluşur. Okuma ve duymada sorun yaşamazlar, asıl sorun anlama güçlüğüdür. Hasta bireyler tarafından; gereksiz, yeni üretilen ve anlamsız kelimeler kullanılır. Konuşmaları akıcıdır, ancak anlaşılmaz olduğu gibi karşısındakinin konuştuklarını anlamada da zorluklar yaşar. Ancak bu eksikliğin farkında değillerdir. Sol temporal lobun, motor hareketleri yöneten beyin kısımlarına uzak olması nedeniyle akıcı afazi vakalarında felç ya da güçsüzlük ile karşılaşma oranı düşüktür.
Anomik Afazi: Bir akıcı afazi türüdür. Hasta bireyler algılama sorunu çekmezler, yazı ve konuşmaları akıcı ve anlaşılırdır. Nesnelerin ne olduklarını ve ne için kullanıldıklarını bilirler ancak nesneleri adlandırma da ciddi güçlükler yaşarlar, ifade etmek istediklerini bilirler, fakat kullanmak istedikleri kelimeleri çok zor hatırlarlar.
İletim (Kondüksiyon) Tipi Afazi: Bir akıcı afazi türüdür. Bu tür afazi hastalarında sol temporal lob ve frontal lobun her ikisi de hafif hasar gördüğünden, duyma, konuşma, okuma ve yazma problemi yaşamazlar. Yalnız konuşurken tekrar problemi yaşarlar, isim türü kelimeler içerisinde ses değişimi yapar ve düzeltmek için çaba harcarlar. Diğer kelimelerde sorun yaşamazlar. Okumayı yüksek sesle yapamazlar. Yazı yazabilirler ancak yazıları kötüdür.
Tutuk (Broca) Afazi: Bu tip afaziye sahip hastalar, beyninin frontal lobunda hasar oluşan bireylerdir. Sözlü veya yazılı olarak anlatmak istediklerini bilirler ancak, kelimelere dökerken bağlaç dahi kullanmadan kısa ifadelerle anlatmaya çalışırlar. Karşısındakinin konuştuklarını anlamada zorluk yaşamazlar. Bu sebeple yaşamış oldukları eksiklik ve güçlüğün farkındadırlar ve çok kolay hayal kırıklığı ve depresyon sorunu yaşayabilirler. Frontal lob aynı zamanda motor hareketleri yöneten bölüm olduğundan tutuk afazi vakalarında vücudun sağ tarafında felç ya da güçsüzlük görülür.
Global Afazi: Bir tutuk afazi türü olup, afazinin en şiddetli türü olarak kabul edilir. Genellikle inme / felç vakasının hemen sonrasında rastlanır. Beynin dil alanlarında meydana gelen yoğun hasar sonucu ortaya çıkar. Hasta bireyler ciddi iletişim yetersizliği yaşarlar, konuşma ve anlama güçlüğü ile birlikte okuma ve yazma becerilerini de kullanamazlar.
Progresif Afazi: Dil bozukluğu ile başlayıp sürekli ilerleyen, nadiren görülen bir afazi türüdür. Başlangıç evresinde bilişsel ve davranışlar becerilerini devam ettirmelerine rağmen, ilerleyen süreçte psikiyatrik belirtiler ortaya çıkmaya başlar. Hasta kişiler konuşma, okuma, yazma ve anlama becerilerini aniden değil, yavaş yavaş kaybederler. Bilinçli olarak işaretle iletişim kurmayı tercih ederler. Tam olarak tedavisi henüz sağlanamamıştır.
Afazi Nedenleri Nelerdir?
Oksijen ve kan akışı kesilen beyin hücreleri ölürler. Beyine giden kan ve oksijenin kesilmesine sebep olan en büyük etken beyin damar hastalıkları sebebiyle yaşanan felç / inmedir. Bununla birlikte ağır baş bölgesi yaralanmaları, beyin kanamaları, beyinde oluşan tümörler ve beyini etkileyen enfeksiyon hastalıkları sonucunda; özellikle beynin sol kısmında meydana gelen kayıp ve deformasyonlar afaziye neden olurlar.
Belli bir afazi yaş aralığı yoktur, çocukluk çağı ve diğer her yaşta görülebilir. Orta ve ileri yaş guruplarında görülme oranı daha sıktır. Erkekler ve kadınların etkilenmesi eşit orandadır.
Afazi Belirtileri Nelerdir?
Afazi, genellikle ağır bir beyin travması sonrası aniden ortaya çıkan bir bozukluktur. Dolayısıyla böyle bir travma sonrasında yaşanacak dil bozukluğu, ifade etme, okuma, yazma, konuşma, konuşulanı anlama, tekrarlama ve adlandırma güçlükleri afazinin varlığını net olarak ortaya koyacaktır.
Afazi Tanısı Nasıl Konur?
Afazi, ilk olarak yaşanan ağır bir beyin travması tedavisini yapan nörolog ya da beyin cerrahı tarafından tespit edilir. Tespit sonrası hasta, dil ve konuşma terapistine yönlendirilir. Dil ve konuşma terapisti, uzman bir psikolog eşliğinde hastanın komutlara tepki verme, konuşmaları algılama ve sorulan soruları cevaplama, nesneleri adlandırma ve konuşmayı devam ettirme becerilerini ayrıntılı bir şekilde değerlendirerek, hastanın durumuna uygun bir terapi programı belirlemek maksadıyla “Afazi Testi” uygular. Türkiye’de afazili bireyler için hazırlanmış GAT (Gülhane Afazi Testi: Tanrıdağ, 1993), GAT-2 (Tanrıdağ, Maviş,Topbaş, 2011), EAT (Atamaz, Yağız On, Durmaz, 2007) ve ADD (Maviş ve Toğram, 2007) değerlendirme testleri mevcuttur.
Afazi Tedavisi Nasıl Yapılır?
Tedavi şekli ve süresi çeşitli faktörlere göre değişiklik gösterir, standart ve genel geçer bir tedavi sürecinden bahsetmek mümkün değildir. Tedavi ve iyileşme süreci; yaşanan travmanın şiddetine, beyinde oluşan hasar veya deformasyonun yaygınlığına ve büyüklüğüne, travma sonrası geçen zamana, hastanın yaşına, travma öncesi sağlık durumuna, cinsiyetine, psikolojik durumuna, toplumsal çevresine, afazinin türüne göre farklılık gösterir.
Sağlam bir kişilik ve yakın çevrenin sağlayacağı destek tedavinin kısa zamanda olumlu sonuçlanmasını kolaylaştıracaktır. Ayrıca rastlanılan vakalarda hastanın yaşının genç olması, kadın olması veya sol el baskınlığına sahip olması, tedaviyi olumlu yönde etkilediği saptanmıştır.
Afazili hastalarda en etkili yöntem; hastalığın erken döneminde başlanan “Dil ve Konuşma Terapisi”dir. Dil ve konuşma terapistleri tarafından bireysel özelliklere uygun olarak uygulanan terapilerde; hastaların konuşma ve iletişim becerilerini geliştirmeye yardımcı bazı teknikler kullanılarak, iletişim iyileştirmesi hedeflenmektedir. Uygulanan terapiler sonucunda bazen birkaç saate bazen de birkaç günde iyileşmeler görülmektedir. Hastalık derecelendirmesi homojen dağılıma sahip olmadığından tedavi sonuçlarında benzerlik taşımamaktadır. Ancak genel kabul hastalığın iki yıllık bir süre zarfında iyileşeceği yönündedir.
Ankara Afazi Tedavi Merkezi
Yaşadığınız yoğun beyin travması, dil bozukluğu ve anlama sorunlarına sebep oluyorsa merkezimizden yardım alabilir ve tedavi olabilirsiniz. Ankara Psikolog Klinikleri arasında önemli bir yere sahip olan Kızılay Psikolog Merkezimizden randevu alabilir, psikiyatri uzmanı ve psikologlarımıza danışabilirsiniz. Kızılay Psikiyatri randevusu için iletişim bilgilerimizi kullanarak bize ulaşabilirsiniz.