Artikülasyon Problemleri ve Tedavisi
Artikülasyon (Sesletim) Problemleri Nelerdir? Tedavi Edilebilir mi? Nasıl Yenilir?
Artikülasyon (Sesletim); alınan havanın, ses telleri ve kıvrımlarından geçirilerek artikülatör organlar olarak bilinen dudak, dişler, dil, damak, geniz boşluğu, gırtlak, yutak ve burun tarafından biçimlendirilmesi ve sonuçta ses, hece ve kelimelerden oluşan konuşma sesi öğelerine dönüştürülmesidir.
Artikülasyon bozukluğu; bireyin konuşma sesi öğelerini yanlış, eksik veya güçlükle üretmesine sebep olan motor konuşma bozukluğudur. Artikülasyon problemi yaşayan bireyler, konuşma seslerini doğru veya tam üretemezler, kelime düzeyinde fiziksel olarak fark edilebilen bir ses üretme zorluğu görülür. Yanlış üretilmiş konuşma seslerinin oranındaki artış ise konuşmanın anlaşılırlığı aynı oranda azaltır. Artikülasyon sorunlarında bireyin üretemediği ya da yanlış ürettiği konuşma sesi, fonolojik bozuklukta olduğu gibi dağarcıkta olan bir kelimenin yanlış üretilmesi şeklinde değil, daha çok ses dağarcığında olmamasından kaynaklanan bir eksikliktir.
Artikülasyon bozukluğunda yapılan yanlış ve eksiklikler farklı durumlar karşısında tutarlılık eğilimindedir. Birey, üretemediği “g, r” gibi harflerin yerine kullandığı “d,y” harfleri her durumda aynı şekilde kullanır, fonolojik bozukluktaki gibi bazı kelimelerde doğru bazı kelimelerde yanlış kullanması söz konusu değildir. Bu durum bireyin konuşmasında göz ardı edilemeyecek kadar farklı ve aykırı bir konuşma biçimi olarak tanımlanabilir.
Sesletim sorunu olan kişi, sesleri, heceleri ya da kelimeleri yanlış üretir; dinleyenler ne söylendiğini anlayamaz. Dinleyenler kişinin ne söylediğini çözümlemek için aşırı çaba gösterirler.
Artikülasyon bozukluğu, bireyin tüm yaşam kalitesini olumsuz bir şekilde etkileyen bir sorundur. Bireyler en önemli iletişim aracı olan dil ve konuşma becerileri doğru kullanamadıklarından öncelikle diğer bireylerle iletişim sorunu, bunun doğal bir sonucu olarak da psikolojik ve sosyal sorunlar yaşarlar. Bu nedenle bozukluğun bireyin genel yaşamını ve sağlığını etkilemesini önlemek açısından, erken tanı ve tedavi daha da önemli hale gelmektedir. Erken teşhis ve tedavinin uygulanmadığı durumlarda, birey ilerleyen yaşlarda bir psikolog yardımına ihtiyaç duyabilir. Ayrıca bozukluk biran önce düzeltilmediği takdirde, dil ve konuşmanın diğer bileşenlerinde de bozulma ve aksamalara sebep olacaktır.
Artikülasyon (Sesletim) Bozukluğu Nedenleri Nelerdir?
Artikülasyon bozukluğu; inme / felç gibi nörolojik problemler ile bunların neden olduğu apraksi, dizartri gibi motor bozukluklar, dudak ve damak yarıkları, diş ve diş kemiği problemleri gibi baş ve yüz anomalileri, down sendromu, otizm, işitme engeli gibi artikülatör organlardaki anatomik, nörolojik ya da fizyolojik kusur ve hasarlara bağlı olarak ortaya çıkabileceği gibi, hiç bir fiziksel ya da zihinsel problem olmadan sadece yetersiz taklit yeteneği ve yanlış öğrenme neticesinde de ortaya çıkabilir.
Artikülasyon (Sesletim) Bozukluğu Belirtileri Nelerdir?
Çocuklarda 5-6 yaş sınırı geçilmesine rağmen hala bebeksi ses çıkarımları ya da telaffuz görülüyorsa, yetişkinlerde ise yaşanan ağır bir travma ya da artikülatör organlarda nörolojik veya fizyolojik bir hasar oluşması sonucu sesletim hataları görülüyorsa iyi bir psikolog eşliğinde alanının uzmanı bir dil ve konuşma terapistinden yardım alınması gerekmektedir. Genel olarak sesletim hatalarının dört ayrı kategoride toplandığı kabul görmektedir:
Ses ya da hece atma / ihmal etme
İkame / yerine ses kullanma
Ses ekleme
Sesi bozarak / çarpıtarak kullanma
Artikülasyon (Sesletim) Bozukluğu Tanısı Nasıl Konur?
Artikülasyon bozukluğunun tanımlanmasında; çocuğun yaş kategorisine uygun olarak kullanılacak konuşmayı değerlendirmeye yardımcı test bataryaları, kaydedilecek doğal konuşma örnekleri ve sorunu tespit etmek için yapılması gereken gözlemler tanı teknik ve araçları olarak kullanılır.
Artikülasyon (Sesletim) Bozukluğu Nasıl Tedavi Edilir?
Artikülasyon bozukluğunun tedavisinde; iyi bir psikolog gözetiminde, alanında uzman bir terapist tarafından uygulanacak terapiler önerilmektedir.
Terapide genel olarak; bireyin öğrenmekte zorluk yaşadığı ve üretme becerisini öğrenmesi istenen sesle ilgili olarak; öncelikle ses düzeyinde, müteakiben kelime, cümle ve yapılandırılmış etkinlikler içerisinde çalışmalar yaptırılır. Ses kullanımı normal seviyeye ulaştığında genelleme aşamasına geçilir. Genelleme aşamasında amaç; sesin günlük yaşamda, doğaçlama yapılan konuşmalarda olması gerektiği gibi kullanılmasını sağlamaktır. Artikülasyon terapilerinde genellikle tam bir iyileşme elde edilir ve bu iyileşme kalıcı olur. Terapi süresi; bireylerin durumuna göre kişiye özel bir seyir izler. Bireyin yaşı, mevcut problemin şiddeti, hasta – terapist uyumu, var olan nörolojik ya da fizyolojik problemlerin etkisi, aile ve çevrenin desteği, haftalık seans süresi, işitme yeteneği ve algısı, öğrenme hızı bu süreyi etkileyen faktörlerdir. Bireyden bireye değişmekle birlikte genel olarak 10-12 seansta terapinin iyileştirici sonucuna ulaşılabilmektedir.
Yetişkinlerde kendisini gösterecek artikülasyon bozukluğu tedavisi maksadıyla alınacak terapinin işe yaramayacağı gibi yanlış bir algı bulunmaktadır. Fakat bu hatalı algının aksine artikülasyon terapisi ile iyileşme sağlamak mümkündür. Önemli olan yaş faktöründen ziyade sorunun sürdüğü sürenin uzayıp uzamamasıdır. Bu nedenle ön yargılardan kurtularak uzman desteği almak gerekmektedir.
Çocuğunuz yaşıtları gibi sesleri doğru çıkaramıyorsa, konuşma ve anlama sorunu varsa, yaşamış olduğunun nörolojik yada fizyolojik bir problem nedeniyle sesleri çıkaramıyorsanız merkezimizden yardım alabilir ve tedavi olabilirsiniz. Ankara Psikiyatri ve Psikolog Klinikleri arasında önemli bir yere sahip olan Kızılay Psikiyatri ve Psikolog Merkezimizden randevu alabilir, psikiyatri uzmanı ve psikologlarımıza danışabilirsiniz. Kızılay Psikolog ve Psikiyatri Hastane randevusu için iletişim bilgilerimizi kullanarak bize ulaşabilirsiniz