Ağır Depresyon Nedir?
Ağır depresyon aslında insanın ruh halini anlatan bir sözcüktür. Ancak psikiyatrik bir rahatsızlığı tanımlamak maksadıyla da kullanıldığından zamanla bir hastalık adına dönüşmüştür. Bir birey için depresyonda ifadesi kullanıldığında o kişinin bir çeşit ruhsal çöküntü halinde olduğunu anlamak gerekir. Günlük hayatta herkes dönem dönem kendisini mutsuz, üzgün, hatta karamsar hissedebilir.
Ağır depresyon aslında beyni etkileyen bir hastalıktır. Beynin belirli bölgelerinde meydana gelen kimyasal dengesizlik, hastalığı ortaya çıkarır. Depresyon, bazılarının düşündüğü gibi bir kişilik özelliği ya da “şımarıklık” hali değildir. Kişinin kendisinin halledebileceği basit bir durum olarak da görülmemelidir.
Depresyon Nasıl Sınıflandırılır?
Toplumda “depresyon” kelimesi sıkça hatalı olarak kullanılır. Ancak tıbbî bir terim olarak depresyonun sanılandan farklı anlamları vardır. Tüm depresyon çeşitleri aynı şiddette değildir. Depresyonun farklı türleri vardır. Depresyon;
- Hafif depresyon
- Orta şiddette depresyon
- Ağır (majör) depresyon
olarak sınıflandırılır. Depresyon türleri bireyin hayatını farklı şekillerde etkiler. Depresyon, farklı faktörler dikkate alınarak sınıflandırılır. Bu faktörler arasında; belirtilerin şiddeti ve ne kadar sıklıkta ortaya çıktığı yer alır. Bazı durumlarda depresyon, belirtilerin birden şiddetini arttırıp sonra yatışmasıyla da seyredebilir.
Depresyonda Cinsiyet Farklılığı Nasıl Açıklanabilir?
Kadınlarda depresyon erkeklere göre iki kat fazla görülür. Bunun nedeni erkeklerin depresyon belirtilerini farklı eylemlere başvurarak ifade etmeleridir. Kadınların ise bu tür davranışlara genellikle başvurmaz. Bu nedenle stres etkeni ortaya çıktığında kadınların daha yoğun belirtiler göstermesi beklenir. Diğer önemli nedenler ise hormonsal ve alışılmış kadın rolü ile bağlantılıdır. Ayrıca kadınlarda görülen ve depresyona yatkınlık yaratan gebelik, doğum, premenstrüel dönem gibi biyolojik ve psikolojik etkenler vardır.
Kadın ve erkeklerde depresyon sıklığı ile ilgili olarak; evli kadınlar evli erkeklerden, bekar veya dul erkekler bekar veya dul kadınlardan, ayrı yaşayan ve boşanmış erkekler hepsinden daha sık depresyona yakalanır şeklinde sıralama yapılabilir.
Ağır Depresyon Nedenleri
Ağır depresyonun nedenleri bilimsel olarak tam anlamıyla açıklanabilmiş değildir. Yine de ağır depresyon nedenleri; biyolojik, psiko-sosyal ve genetik olmak üzere üç grupta incelenir.
Biyolojik Nedenler:
Yapılan araştırmalar sonucunda beyinde bulunan norepinefrin, serotonin gibi bazı hormonların depresyon ile ilişkisi olduğu kanıtlanmıştır.
Psiko-sosyal Nedenler:
Günlük hayatta devamlı strese maruz kalan bireylerin depresyona girmeye daha yatkın oldukları görülmüştür. Küçük yaşta anne baba ölümü, şiddete maruz kalma ve travmalar ilerleyen yaşlarda depresyona girme ihtimalini arttırır. Yine küçük yaşlarda ihtiyaç duyulan sevilme, ait olma, güven duyma, başarı gibi duyguların karşılanamaması, ileriki yıllarda depresyona girmeye sebep olan durumlardır.
Genetik Nedenler:
Yapılan bilimsel araştırmalar hastalığın genetik bir yatkınlığı olduğunu ortaya çıkarmıştır. Ağır depresyon hastalarının birinci derece akrabalarında da depresyon sıklıkla görülür. Bu durumun diğer nedeni de psikolojik rahatsızlığı olanların sorunlarını aile yaşantısına yansıtmaları olduğu değerlendirilmektedir.
Ağır Depresyon Belirtileri Nelerdir?
Ağır depresyon ciddi ve tedavi edilebilir ruhsal bir hastalıktır. Bedensel, zihinsel ve duygusal belirtilerle kendini gösterir. En belirgin özelliği yaşamdan zevk almada azalma ve kötü ruh halidir. Depresyonda olan kişi karamsar, ümitsiz ve mutsuz olur. Her zaman kendini yalnız ve hüzünlü hisseder. Çevresindekilere karşı ilgisizleşmeye başlayan bireyde, huzursuzluk ve iç sıkıntısı gibi duygular hemen ön plana çıkar. Günlük yaşantısını engellemeye kadar giden bu duygu durumları aylarca sürebilir. Bireyin zihinsel faaliyetlerinin yanında genel sağlığını da olumsuz etkilemeye başlar. Ağır depresyon belirtileri kapsamında aşağıdaki durumları sıralayabiliriz.
- Kişi kendini değersiz hisseder. Çaresizlik, suçluluk hissi ve anksiyete bozukluğu görülür.
- Günlük hayatta her konuda ilgi kaybı yaşanır.
- Hastalar günün çoğunda, özellikle de sabahları depresiftir. Bununla birlikte boşluk hissi olur. Her şey anlamsız gelir.
- Aşırı isteksizlik ve halsizlik nedeniyle günlük aktivitelerde yavaşlama başlar. Kişi hayattan zevk alamaz.
- Umutsuzluk, çaresizlik, kötümser düşünce, karamsar ve kederli duygu durumu yaşar.
- Motivasyon kaybı yaşanır. Bu nedenle gelecekle ilgili hedef belirleyebilmek ve hedefe odaklanabilmek zorlaşır.
- İştahsızlığa bağlı olarak kilo kaybı yaşanır. Aşırı yeme eğilimine bağlı olarak kilo alma görülür.
- Unutkanlık, dikkat dağınıklığı ve panik atak durumları artar.
- İç huzursuzluk, kaygı ve korkular ve gerginlik hisleri olabilir. Ağlama nöbetleri olabileceği gibi bazı hastalar ağlayamamaktan şikâyetçidir.
- Aşırı uyku isteği ve sabahları uyanmada zorluk çekme çok sık rastlanır. Uykusuzluk ve uykuya dalmada güçlük çekilebilir.
- Kişi kendine ve çevresindeki insanlara güvenmekte zorlanır. Yalnızlık hissedilir.
- Alınganlık artar ve sorunlarını paylaşmaktan kaçınma ve sosyal ilişkilerden uzaklaşma görülür.
- Enerji düşer, kişi çabuk yorulur ve yeni bir şeyler öğrenmek zorlaşır.
- Hastalıkla birlikte mide ve bağırsak problemleri, boyun, sırt, baş ve eklem ağrıları artar.
- Cinsel isteksizlik yaşanır.
- Eskide yaşanmış olumsuz olaylar sürekli akla gelmeye başlayabilir, pişmanlık hissi yoğunlaşabilir.
- Ağır depresyonda kişi kendine zarar verme planları yapabilir ya da zarar verebilir. Ölümü ya da intiharı düşünme durumları sıklaşır.
Ağır Depresyon Tedavisi
Ağır depresyon tedavisi, insanların ruh halini ve duygu durumunu etkileyen olumsuzlukların ortadan kaldırılmasını amaçlayan tedavi planına verilen isimdir. Günümüzde insanların çoğu dönem dönem kendini üzgün ya da depresyonda hisseder. Zor hayat şartları mücadelesi içerisinde bu, normal bir durum olarak karşılanabilir. Ancak aşırı mutsuz, yoğun üzüntü içerisinde kendini değersiz hissediyor, bu duygular günlerce sürüyorsa, durum artık tıbbi bir rahatsızlık halini almıştır. Bu durumdaki kişilerin depresyon tedavisi alması gerekir.
Ağır depresyon uzman doktor tarafından teşhis ve tedavi edilmesi gereken ciddi bir hastalıktır. Yapılacak ilk iş, teşhis ve tedavi için uzman bir doktora gitmektir. Tedavide anti-depresan veya alternatif ilaçlar kullanılabilir. Antidepresan ilaçlar, psikiyatri dalında uzmanlaşmış hekim tarafından uygun dozajlarda hastaya verilir. Yaşam biçimi değişiklikleri ve yüz yüze terapi yapılabilir. Ağır depresyon ilaçları ile psikoterapinin beraber kullanıldığı bütüncül tedavi yöntemi kullanılır. Düzenli olarak kullanılan antidepresanlar, genellikle 2-3 hafta sonra etki göstermeye başlar.
İlaçların yanı sıra uygulanan psikoterapi ile bireyi olumsuz düşünce ve davranışlardan uzaklaştırmak ve bireyin daha aktif olması amaçlanır. Hipnoz yöntemi de bu uygulamalara ek olarak uygulanan depresyon tedavisi yolları arasında yer alır. Hafif ve orta şiddetteki depresyonun teşhis edilmesi daha zordur. Belirtiler genellikle hastanın yakınlarını rahatsız etmez. Hastanın belirtilere aldırış etmemesi ihtimali vardır.
Ağır Depresyon Geçer Mi?
Etkili bir tedavi ile haftalar içinde kısmi düzelme, 2-4 ay aralığında da tam olarak düzelme yakalanabilir. Dolayısıyla ağır depresyondan nasıl çıkılır? diye düşünmenize gerek yok. İlk kez depresyon yaşayanlarda tedaviye en az altı ay devam edilir. Sonra hastanın durumuna göre sonlandırma yoluna gidilebilir. Birkaç kez depresyon geçiren hastalarda ise koruyucu amaçlı, tedavinin daha uzun yıllar sürdürülmesi gerekebilir.
Ağır depresyon bireylerin günlük hayatını etkileyerek, verimliliğin düşmesine, ilişkilerin bozulmasına neden olur. Hatta sıklıkla da sağlık durumunun bozulmasına neden olabilir. Ağır depresyon tedavisi olmayan kişilerde kanser, astım, kalp ve damar rahatsızlıkları, diyabet, obezite gibi hastalıkların ilerlediği ifade edilir.
Ağır depresyon tedavisi kişiye özel yapılmalıdır. Çünkü kişiler depresyondan aynı şekilde etkilenmez. Herhangi bir kişi için işe yarayan tedavi başka biri için işe yaramayabilir. Depresyon zihinsel bir rahatsızlıktır. Ancak tedavi edilebilir. Depresyon yaşayan kişilerin yaklaşık % 85’inin tedavisi olumlu sonuçlanır. Neredeyse tüm hastaların tedavi sonrasında şikayetlerinin azaldığı ve yaşam kalitelerinin arttığı gözlemlenir.